Videolar

17 Aralık 2017 Pazar

Facebook’u Neden Kullanıyoruz?

Facebook’u Neden Kullanıyoruz?

Ulaş Başar Gezgin


Yüzdefteri’yle ilgili psikoloji araştırmaları, çok yeni ve az sayıda; çünkü zaten Yüzdefteri’nin kendisi de yeni. Fakat bu çalışmaların sayısı, kısa sürede çığ gibi büyüyor. Kimi araştırmalar, insanların tüm medya kullanımlarını tek bir çerçevede değerlendirip “medya, kullanıcı tarafından nasıl kullanılıyor ve kullanım, kullanıcının hangi gereksinimlerini karşılıyor?” çifte-sorusuna odaklanıyor. Kullanımlar ve Doyumlar Kuramı[1] olarak adlandırılan bu yaklaşıma göre, medyanın 4 kullanımı ve her bir kullanıma karşılık gelen 4 gereksinim var:
1) Kafa Dağıtma: Bu kullanım türüyle, kullanıcı, günlük sorunlardan geçici bir süreliğine uzaklaşmış oluyor.
2) Toplumsal Yarar: Bu kullanım türüyle, kullanıcı, insan ilişkileriyle ilgili bilgiler ediniyor.
3) Kişisel Kimlik: Bu kullanım türüyle, kullanıcı, kendini pekiştiren değerlerini ve inançlarını arıyor.
4) Gözetim: Bu kullanım türüyle, kullanıcı, bir parçası olduğu topluluklarla ilgili haberleri ve duyuruları alıyor.

Bu kuramı Yüzdefteri’ne uygulayan görece az sayıdaki çalışmadan güçlü sonuçlar çıkmış değil. Ancak, bu dört kullanım ve gereksinim türünü Yüzdefteri’ne uygulamanın zor olmayacağı açık:

1) Yüzdefteri ve Kafa Dağıtma: İnsanlar, Yüzdefteri’ne girerek kafa dağıtıyor.

2) Yüzdefteri ve Toplumsal Yarar: Yüzdefteri’ndeki toplu etkileşim, farkında olmasak da, bize, birtakım toplumsal beceriler kazandırıyor (örneğin, bizimle aynı görüşte olmayan insanlarla nasıl sohbet edebiliriz?).

3) Yüzdefteri ve Kişisel Kimlik: Yüzdefteri profili, (farkında olsak da olmasak da) kişiliğimiz üstünde oldukça etkili. Orada kendimizi bir biçimde tanımlıyoruz ve yalan söyleme olasılığımız çok düşük; çünkü Yüzdefteri, çet (chat) ortamlarının tersine, bir kent değil, bir köy. Köyde, çoğunluk, birbirini tanır. Güvene ve kişiselliğe dayalı birincil ilişkiler sözkonusudur. Kentte ise böyle değildir. Yüzdefteri bir köydür; çünkü insanların Yüzdefteri ‘arkadaş’larının çoğu, gerçek yaşamdan tanıdıkları insanlar. Kendileri hakkında yalan söylerlerse, arkadaşları, kullanıcıya posta koyuyor. Çette ise, kimse kimseyi tanımadığından, yalan söylemek çok kolay. Tamam, Yüzdefteri Köyü’nde (ya da ‘Yüzköy’ mü diyelim?) yalan yok; ama başka bir olgu var: Seçici olumlu öz-tanıtım. Bu, ne demek? Kendimizi Yüz’de tanımlarken, olumsuz özelliklerimizi yansıtmıyoruz. Yüz’deki profilde, iş (ve/ya da eş) başvurularında olduğumuz gibiyiz. İş başvurusunda, hep olumlu özelliklerimizden söz ettiğimiz gibi, Yüz’de de aynısını yapıyoruz. Bu seçici olumlu öz-tanıtım, sözel de olabiliyor görsel de. Sözlü tanıtımda, başarılarımızı sıralıyoruz; başarısızlıklarımıza hiç girmiyoruz. Görsel türde ise, bizi olumlu gösteren resimleri yayınlıyoruz. Örneğin, dişiler, en güzel resimlerini koyuyor. Çirkin resimler, çok nadir. Çirkin resimleri, genelde, kendiyle barışık olanlar koyuyor. Onlar da, Yüz’de azınlık zaten. Dişiler, makyajlı resimlerini koyuyor; sanki ilk buluşmalarına gidecekmiş gibi hazırlar. Kendilerini beden güzelliğiyle tanımaya eğilimli kimileri ise, bikinili resimlerini koyuyor. Çocukları olduktan sonra, profil resmini bebekli/çocuklu bir resmiyle değiştiren dişi kullanıcıların sayısı, yüksek; çünkü anne olduktan sonra, bebek/çocuk, kimliklerinin bir parçası oluyor; “kimsin, nesin?” sorusuna verdikleri ilk yanıtlardan biri, “bir çocuk annesiyim” oluyor. 

4) Yüzdefteri ve Gözetim: Yüzdefteri toplulukları, insanları birbirlerine bağlıyor. Kimi durumlarda, zaten günlük yaşamda topluluk olan (örneğin dernek, sendika, cemiyet vb.) kurumlar, Yüzdefteri’nde topluluk oluşturuyor; diğer durumlarda ise, Yüz, fiziksel olarak biraraya gelemeyecek insanları buluşturuyor (örneğin, Dostoyevski Sevenler, Uluslararası Şairler vb.).

Diğer Kullanımlar: Zaman Geçirme, İş ve Eğitim

Yüzdefteri’ni, bir de, zaman geçirmek için kullananlar var. O açıdan, Yüz, başarılı bir medya. Bu, kafa dağıtma işlevine de karşılık geliyor. Diyelim, beklediğiniz birşey var (başvuru sonucu, sınav sonucu vb.) ve kafayı toparlayamıyorsunuz. Bunun için Yüz, birebir. Böyle bir durumda, stresi ve odaklanamama sorununu hafifleteceği için kullanılabilir.

Bunların dışında, Yüz’ü, iş ve eğitim amacıyla kullananların sayısı, artmakta. Yüz, şirketlerin ortaklık kurması açısından da başarılı bir platform. Kimi KOBİler, özellikle yeni kurulanlar, olası müşterilerini bir Yüz topluluğuna üye yapıp onlara yeni ürünleriyle ilgili bilgiler gönderiyor. Yüz, ayrıca, muhalifleri de bir araya getirme potansiyeline sahip; ama bu potansiyelin nasıl kullanılacağı, kullanıcılara kalmış.


Kaynak: Gezgin, U. B. (2017). İletişim Psikolojisi, Sosyal Medya Çalışmaları ve Siyasal İletişim [Psychology of Communication, Social Media Studies and Political Communication].



İLETİŞİM PSİKOLOJİSİ, SOSYAL MEDYA ÇALIŞMALARI VE SİYASAL İLETİŞİM

Prof.Dr. Ulaş Başar Gezgin

İletişim Psikolojisi
1. Neden Korku Filmlerini Severiz?
2. Dizi Filmlerin Psikolojisi
3. İnternet ve Psikoloji.
4. İnternet Bağımlılığı Tartışmaları.
5. Dijital Oyunlar ve Psikoloji.
6. Psikolojik Açıdan Bilgisayar Korsanlığı.

Sosyal Medya Çalışmaları
7. Facebook’u Neden Kullanıyoruz?
8. Facebook’un ve Tutuculuğun Psikolojisi.
9. Eleştirel Sosyal Medya Okuryazarlığı Ve Eleştirisi.
10. Sosyal Medya ve Ayaklanmalar. 
11. Castells, Ağ Toplumu ve Ayaklanmalar.

Siyasal İletişim
12. Seçimlerde Kullanılan 10 Taktik.
13. AKP’nin İletişim Stratejisi Üzerine.
14. 2002’den 2014’e RTÜK: İşlev Bozukluğundan İşlevsizliğe
15. Muhalefetin Lidersizliği ve Büyükşehir Adaylığı.
16. Telesur: Amerikancı Televizyonculuğun İsrafil Sûru mu?
17. Referandum İçin Nasıl Bir Kampanya?: Saptamalar ve Öneriler.




[1] Uses and Gratifications Theory

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder